BelgelerKomisyonun, Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından yapılan üyelik
dilekçesi üzerindeki görüşü (AVIS), Mayıs 1993. (Avrupa Topluluklarının bülteni,
İlave 5/93)
Sonuçlar
Kıbrıs’ın coğrafi konumu, Adayı Avrupa kültürü ve
medeniyetinin tam menşesine yerleştiren 2000 yıllık derin köklü bağlar, Kıbrıs
halkının paylaştığı değerlerde ve vatandaşlarının kültürel, politik, ekonomik
ve toplumsal hayatında açıkça görünen Avrupa’nın ettiği büyük tesir ve Adanın
Toplulukla bulunduğu temasların çeşitliliği ve zenginliği Kıbrıs’ın Avrupa
kimliği ve karakterinin yanı sıra Adanın Topluluğa ait olma bağımlılığını
doğrulamaktadır.
Kıbrıs sorununun politik yöntemlerle halletmesi, sözü
geçen bağımlılığını sağlamlaştırmasına hizmet edip Kıbrıs ile Avrupa
arasındaki bağları kuvvetlendirecektir. Aynı zamanda, bir çözüm Adanın dört bir
bucağında insan haklarının ve temel özgürlüklerin tam olarak restore edilmesine yol
açacak, plüralist demokrasinin gelişmesini teşvik edecektir.
Komisyon, Kıbrıs’ın üyeliğinin vereceği sonucun,
artırılmış güvenlik ile refah olacağına ve Adadaki iki toplumu birbirine daha
yakın getireceğine kanmıştır. Politik bir çözüm olsaydı, temel özgürlüklerin
aşamalı olarak yeniden kurulması perspektifi, ilgili Topluluk kanun sistemini
benimsemeye gereken geçiş döneminde ortaya çıkmaları kaçınılmaz olan pratik
güçlüklerin giderilmesine yardımcı olacaktı. Ekonomik konulara gelince, bu görüş,
şimdiye kadar yapılan gümrük birliğine yönelik ilerlemeden dolayı Acquis
Communataire’i Kıbrıs tarafından benimsenmesinin aşılamaz problemlere yol
açmayacağını göstermiştir. Komisyon, ekonomik geçişin sebep olduğu problemleri
küçümsememektedir. Ancak, reformlarla ilgili artık başlamış olan işin ve hele
gümrük birliği çerçevesinde dış dünyaya açılma sürecinin devam edildiği
takdirde, Adanın güney kesiminin, bütünleme talebini benimseme ve karşılama
yeteneğine sahip olduğunu göstermiştir. Aynı zamanda bu görüş, Kıbrıs’ın
Topluluğa katıldığında güney ile kuzey arasında mevcut olan gelişme farkını
küçültme imkanının daha da artacağını göstermiştir.
Kıbrıs Cumhuriyetinin Hükümeti sözü geçen kanaati
paylaşmaktadır. Üyelik müracaatının yapıldığı şartlara karşı çıktıklarına
rağmen, Kıbrıs Türk Toplumunun liderleri, Avrupa’ya bütünlemenin Topluluklarına
vereceği ekonomik ve sosyal faydaların tam farkında olmaktadır.
Bu görüş, Kıbrıs’ın Topluluğa katılmasının,
Kıbrıs sorununun barışçı, dengeli ve kalıcı bir çözüm içerdiğini de
göstermiştir. Sözü geçen çözüm, iki toplumun uzlaşması, güvenliğin yeniden
kurulması ve liderlerin beraberce çalışma imkanını verecektir. İki toplum
arasındaki temel denge ve her birinin kendi temel çıkarlarını muhafaza etme hakkı
korunurken, böyle bir çözümde dahil edilen kurumsal koşullar, Kıbrıs’ın Avrupa
Birliğinin karar alma sürecine normal olarak katılmasını sağlayan uygun şartları
ve Topluluk yasalarının Adanın dört bir bucağında doğru biçimde uygulanma
koşullarını yaratmalıdır.
Yukarıda kaydettiklerimizi göz önünde tutarak ve
Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin himayesi altında yapılmakta olan
görüşmelerde önemli ilerleme beklerken Komisyon, Kıbrıs makamları ve halkına
olumlu bir mesaj göndermesi gerektiğini duymaktadır. Bu mesaj, Topluluğun
Kıbrıs’ı üyeliğe uygun saydığını ve çözüm perspektifi daha kesin olur olmaz
Kıbrıs’la Adanın nihai katılmasıyla sonuçlandırılacak olan bir sürece
başlatması hazır olduğunu doğrulamaktadır.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Kıbrıs sorununa
politik çözüm bulunmasına yönelik harcadığı devamlı çabalarda Topluluğun
desteğini hesaba katabildiğinin farkında olmaktadır.
Böyle bir çözüm olmadan önce Komisyon, Kıbrıs
hükümetiyle yakın iş birliği yaparak Kıbrıs’ın Topluluğa ekonomik, sosyal ve
politik geçişine katkıda bulunmak için Ortaklık Anlaşmasının sağladığı bütün
organları kullanma görevini üstüne almaktadır.
Konsey razı ise ve gelecekteki üyelik müzakerelerinin
kolaylaştırılmasına ümit ederek Komisyon, Kıbrıs hükümetiyle hemen görüşmeye
başlatmasına istekli olmaktadır. Bu görüşmeler, Kıbrıs makamlarının acquis
communataire’i teşkil eden bütün unsurlara alıştırılmasına hizmet edecektir.
Böylece, bir taraftan görüşme pozisyonlarını mümkün olduğu en iyi şartlar
altında hazırlamalarına izin verilecektir, diğer taraftan da ülkelerince, Topluluk
yasalarının benimsenmesi ve uygulanması için gereken her hangi bir teknik iş birliği
ve yardıma olan ihtiyaçları değerlendirmelerine izin verilecektir. Aynı zamanda,
kuzey kesiminin ekonomik kalkınmasına giden yolu hazırlayabilmeleriyle beraber
bütünlemeye icap edilen politikaları ve organları kabul edip uygulayabileceklerdir.
Komisyon, Kıbrıs’ın gelecekte sahip olacağı
kurumları ve Topluluğa girdiğinde Topluluğun yönetilmesine aktif olarak katılması
için gerekli icaplara uygun olmaları konusunu incelemek görevini de üstüne
almaktadır.
Ayrıca Topluluk, genel değerlendirmenin, 1996
hükümetler-arası konferansının sonuçları çerçevesinde, daha verimli biçimde ve
genişletilmiş bir Topluluğun kurumları işlerken yapılmasını sağlamalıdır. Aynı
zamanda Topluluğun daha fazla genişletilebilmesi ve Kıbrıs ile onunla aynı
büyüklükte olan Üye Devletlerin karar alma sürecinde ve sorumluluklarının ifasında
uygun muameleyi görecekleri konusunda güvence verilmelidir.
Sonunda Komisyon, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin
harcadığı bütün çabalara rağmen öngörülebilir gelecekte toplumlararası
görüşmelerde Kıbrıs sorununun politik çözümü bulunamaması olasılığını göze
almalıdır. Bu ihtimal gerçekleşirse Komisyon, her tarafın görüşmelerde
benimsediği konumları açısından durumun tekrar değerlendirilmesi gerektiğini
duymaktadır. Ayrıca Ocak 1995’te Kıbrıs’ın Topluluğa katılması yeniden
görüşülmelidir.
|